top of page

GÜNCEL

Geçen yüzyılın başında dünyanın en büyük ahşap yapısını inşa eden konumdayken, Türkiye’nin bunu unutup beton ve çelik ağırlıklı inşaata yöneldiğini vurgulayan Ulusal Ahşap Birliği Başkanı Celalettin Akça, “1 metreküp beton 2,5 ton, ahşap ise 500 kg, yani deprem yükü betonun 5’te 1’i. Yılbaşında yürürlüğe girecek Ahşap Yapı Yönetmeliği, Deprem Yönetmeliği’ndeki yersiz kısıtlamalar kaldırılarak ona uyumlu hale getirilmeye çalışılıyor” diyor.

 

Boğaz’ı süsleyen yalıların yanı sıra, Anadolu’da Safranbolu, Odunpazarı, Beypazarı gibi ahşap evleriyle markalaşmış turizm merkezlerine sahip Türkiye’nin, “Ahşap Binaların Tasarım, Hesap ve Yapım Esasları” Yönetmeliği’ Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından geçtiğimiz Mart ayı sonunda yayınlandı. Doğal malzemeden üretilen ve nefes alan yapılar olarak bilinen ahşap evler, doğayla uyumlu, sağlıklı ve güvenli yapı seçenekleri arasında en önlerde yer alıyor. Türkiye’nin Kanada örneğinde olduğu gibi, deprem kuşağında olması nedeniyle bile yapı geleneğinde çok önemli yere sahip ahşap evleri yeniden hatırlaması gerekiyor.

Ahşap geleneğini terketmek bir gelişmek mi?

“Dünya ahşap yapılarda ilerlerken, biz başka yapı türlerinde geliştik, tabi geliştiğimiz ne kadar söylenebilirse” diyen Ulusal Ahşap Birliği Başkanı Celalettin Akça, “Biz yüzyılın başında dünyanın en büyük ahşap yapısını inşa edecek altyapıya sahiptik. Büyükada Yetimhanesi’nden söz ediyorum, 6 kata kadar ahşap bir yapıydı. Dünyada sayılı ahşap yapılardan biridir. Anadolu coğrafyası binlerce yıllık ahşap yapı geleneğine sahip olduğu için, çok çeşitli ahşap yapı türlerine sahibiz. Dünyada da bugünkü yapı yöntemlerine ilham vermiş yapı tekniklerine sahip bir gelenekten geliyoruz. Oldukça yaygın bir ahşap yapı stoğu olmasına rağmen, bugün maalesef bunu terketmiş durumdayız. Beton ve çelik ağırlıklı ilerlemeye çalışıyoruz” diyor.

Doğal afetlere dayanıklı eşsiz bir doğal malzeme

Ahşap evlerin sağlıklı ve doğal afetlere oldukça dayanıklı yapılar olduğunu vurgulayan Celalettin Akça, “Modern dünya ahşabın üstün özelliklerini fark etmiş ve hiç terk etmemiş durumda. Sağlık dediğimizde doğallık akla geliyor. Doğallık ahşabın özünde var. Doğal bir yapı malzemesi. Tabi sürdürülebilir bir malzeme, yenilenebilir bir malzeme, yeniden kullanılabilir, dönüştürülebilir, döngüsel ekonomiye katkısı olan bir malzeme. Bu özellikte başka bir yapı malzemesi ben bilmiyorum” saptamasında bulunuyor.

Ahşap Evin Deprem Yükü,
Betonarmenin Beşte Biri 

Büyükada Yetimhanesi

Ahşabın afetlere ve özellikle depreme karşı dayanıklılığının da tartışmasız olduğunu anlatan Ulusal Ahşap Birliği Başkanı, bu durumu şöyle açıklıyor: “Çünkü ahşap, diğer rakiplerinden 5 kat daha hafif. 1 metreküp beton 2500 kilogram ise ahşap 500 kilogram. Dolayısıyla yapıda hafiflik sağlıyor. Hafiflik ise deprem için en önemli avantaj. Çünkü deprem yüklerini daha kolay absorbe edebiliyor. Hasar daha az alabiliyor.Hatta birçok depremden hasarsız çıkabiliyor. Hasar aldığı zaman da yaşam boşluğu çok kaldığı için ahşap binalarda can kaybı minimum oluyor. Bu bağlamda diğer yapı sistemlerine göre ahşap binaların deprem karnesi çok parlak.”

Sayfa 30

bottom of page